DOLAR 35,5594 0.16%
EURO 36,5618 -0.36%
ALTIN 3.080,73-0,39
BITCOIN 36508400.55245%
Kırklareli

PARÇALI AZ BULUTLU

SABAHA KALAN SÜRE

Türkiye’den Bulgaristan’a kumar oynamaya gidenlere uyarı!

Türkiye’den Bulgaristan’a kumar oynamaya gidenlere uyarı!

ABONE OL
24 Şubat 2018 17:07
Türkiye’den Bulgaristan’a kumar oynamaya gidenlere uyarı!
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Bulgar basınında, “İşte Filibe’deki gazinodan 86 bin Leva soyan Türkler” başlıklı haberden sonra, başlığın ne kadar taraflı yazıldığını düşündüm. Aslında gazetelerdeki başlıklar, “Türkler, Bulgaristan’daki gazinolarda soyuluyor” olmalıydı.

Peki, “Filibe’deki gazino soygunu” olayı nedir?

Bulgar basınına göre,  A.T., L.S.M.(Bulgaristan vatandaşlığı da var), M.Y. ve H.E. isimli dört Türk vatandaşı, 06.10.2016- 18.01.2017 tarihleri arasında, Filibe’deki Ritz gazinosunda, “Rus pokeri” denilen oyunda, oyun kağıtlarının bazılarını jiletle işaretleyerek, haksız 86 bin  Bulgar Levası kazandıkları iddia edilmektedir.

19.01.2017 tarihinde,  1969 Türkiye doğumlu A.T., 1985 Bulgaristan Eğridere doğumlu L.S.M., 1987 Türkiye doğumlu M.Y. ve 1983 Türkiye doğumlu H.E., dolandırıcılıktan tutuklanmışlardır. H.E., daha sonra bin Leva kefaletle serbest bırakılmıştır.   

 Bulgar basını, her ne kadar yargısız infaz yapsa da, sanıkların hiç birisi, isnat edilen suçları kabul etmemektedir.

Türklerin Bulgaristan’daki gazinoları soyduğunu değil, aynı gazinolarda soyulduğunu bildiğim için, bu olayı araştırma gereği duydum. Karşı tarafa da, yani sanık olarak tutuklanan ve yargılanan Türklere de söz verilmesini uygun gördüm…

 Bu sanıklardan sadece birisine ulaşabildim, o da şu açıklamayı yaptı:

“19.01.2017 tarihinde saat  04:00′ te Gasino Ritz’de tutuklandık, 06:00’ya kadar 2 saat ters kelepçeli bir şekilde gazinonun ortasında ayakta bekletildik. Bu süre zarfında 20-30 gazino muşterisi  ve 30-40 personelin görüşündeydik .

Kelepçenin acı verdiğini rahatsız ettiğini belirtmem dolayısıyla, bileğim polis tarafindan burkuldu, burkulmaya acıma tepkisi vermeme ise, gülüp eğlendiler.

Arkadaşımız A.T., tekmeyle yere indirildi ve kendinden geçer gibi oldu…

24 saat gözaltı süresinde telefon hakkımız olduğundan bahsedildi, bununla ilgili belge imzalatıldı, fakat telefonla yakınlarımızı aramamıza izin verilmediği gibi; yemek, su da verilmedi. Soğukta 24 saat tahta bankın üzerinde ayrı ayrı hücrelerde bekletildik.

Gözaltı süresinde, soruşturma polislerinden birisi, arkadaşlarıyla bizi ziyaret ederek, ‘para odemelisiniz’ diyerek avukat göndermek istedi. Üç kez bizimle avukatsız göruştu ve gazinoya para ödersek savcı ile anlaşma yapmaya hak kazanacağımızı ve hemen serbest bırakılacağımızı belirtti. Oysa, avukatlarımız yokken bizimle görüşme yapması yasakmış, bunu sonradan öğrendik.

Aynı polis tarafından tavsiye edilen avukat, bizim yakınlarımızı aramış, ‘parayı gazinoya ödeyin kurtulun, boşuna avukat tutmayın’ gibi söylemlerde bulunmuş.

Otel odası ve arabalarımız agresif bir şekilde arandı, tüm eşyaşlarımıza el konuldu; telefonlarımız, ipadler, sarj aletleri, cantalar, is dosylarımız, evraklarımız, bu olayla hiç alakası olmayan tüm eşyalarımıza el konuldu.

Otel odamızda bulunan bir litrelik Jack Daniels viskiyi bir erkek polis, ‘bu bana hediye olsun’ diyerek el koydu ve kayıt altına almadan götürdü.

Arabalarımız didik didik arandı, aracın koltukları ve pahalı eşyalarımız bıçakla kesildi, sanki uyuşturucu arıyorlardı. Oysa biz, tatil için gelmiştik, lakin hava şartları, yolların buzlu olması ve gazinolara olan zaafımız dolayısıyla, Filibe’deki konaklamamız uzadıkça uzadı.

 Bize karşı tuhaf bir delil toplama, baskı  ve yargılama süreci uygulanıyor…

Mahkeme polisi, WC’de dahi  kelepçlerimizi açmıyor. Üstümüz pislense de, bileklerimiz zedelense de, bu onların umurunda değil… Bize eziyet çektirmekten zevk alıyorlar.

19.01.2017 tarihindeki olay gecesinde, bizim işaretlediğimizi iddia ettikleri gazinodaki 2-3  oyun kağıdı destesine polis tarafından el konuluyor, fakat olaydan 2-3 gün sonrasında da  aynı gazinonun yetkilileri, savcılığa farklı 2-3 oyun kağıdı destesi daha teslim ediyor ve bunlar da aynı savcılık tarafından delil olarak kabul ediyor.

Savcının gazino sahipleri ve çeşitli yasadışı örgütlerce tehdit edildiği iddiaları dolaşmaktadır.

Ritz gazinosunun iddiaları asılsızdır, asıl biz zarardayız…

Ritz Gazinosunda  kumar oynayanların kayıplarının %10’u ertesi gün müşteriye iade edilmektedir. Her oyuncunun girdiği para miktarı, çıkarken aldığı para miktarı, günlük olarak dikkatlice kayıt altına alınmaktadır. Dolayısıyla, Gazinonun elinde her oyuncuya ait günlük kar/zarar durumu çizelgesi mevcuttur. Avukatımız aracılığı ile bunu talep etmemize rağmen, gazino bunu paylaşmadı.

Gazino bunu neden paylaşmak istemedi?

İlk olarak 5000 Leva üzerinde olan ödemeleri gizlemek için. Çünkü Bulgaristan kanunlarına göre, 5000 Leva üzerindeki ödemeler, banka aracılığı ve evrak kullanılarak yapılıyor. 09-18 Ocak  tarihleri arasında, sadece bizim  oynadığımız masalarda, en az 10 oyuncuya 5000 Leva üzerinde, en az 5 oyuncuya ise 10.000 Levanın üzerinde evraksız, yasalara uygun olmayan bir şekilde ödeme yapıldı. Burada para aklamayı önlemek için çıkarılan yasa çiğneniyor, lakin kimsenin umurunda değil. İkinci olarak, eğer bu verileri paylaşmış olsalar,  sanık olarak bir seneden fazla gözaltında tutulan bizlerin, karda değil, zararda olduğumuz görülecektir. Fakat gazino bunu gizleme gereği duyuyor.

Örneğin tutuklanmamızdan iki gün önce, gazinonun müdürüne, ‘Bügüne kadar bizim kar/zarar durumumuz ne?’ diye sorduk.  O da bir kağıda yazıp getirdi, ‘L.S.M. 22500 Leva zarar, M.Y. 1000 Leva kar’ yazıyordu.  Bunu, gazino içindeki kameralardan da rahatlıkla görmeleri mümkün… Cep telefonu mesajlarını takip eden kameramanın da bunu görmemesi imkansız.

Savcı iddianamesinde, gazinoyu 89 000 leva ile dolandırdığımızı iddia ediyor. Gazinodaki masa ve masaların 24 saatlik results kağıtlarını kanıt olarak gösteriyor. Gazinoda günlük, o masada yapılan iş sonrası kar/zarar durumunu gösteren kağıtlar ve belgeler, gazino tarafından  tutuklanmamızdan 5-6 ay sonra teslim edildi… O masada biz 4-5 saat oynadık, günün kalan 18-19 saatinde kimler oynadı? Üstelik bizimle birlikte, aynı masada hiç tanımadığımız insanlar da oyun oynadı…

Gazinodaki kamera ve ses kayıt sistemleri…

Gazino genelinde 80-100 adet kamerayla gözetleniyor. Her masada ses kayıt cihazları var ve sürekli kayıt yapıyorlar.

Bunlar kanıt olarak neden kullanılmıyor? Güçlü kanıtlar sunmaları için bunlar gerekmez mi?  İddia edilen suç, madem bu ortamda işlendi, bu son teknolojiyle ilgili kanıt sunmamaları veya sunamamaları, bizim için bir kanıt değil midir? Bize isnat ettikleri suç, kuytu yerde, kenarda, köşede, arka sokakta falan işlenmedi, bir suç varsa kameraların önünde işlenmesi gerekiyor. Fakat bunlar kamera kayıtlarına rağbet etmiyor, çeşitli sahte tanıklar yaratıyorlar. Çoğu da gazino personeli olduğu için, patronlarının istediği dışında ifade vermeleri mümkün değil.

Kameralar altında gazinoyu dolandırdığımızı iddia ediyorlar.  Telefonlarımıza gelen mesajları dahi okuyabiliyorlar, fakat suçu nasıl işlediğimizi gösteren bir adet video kaydı sunamıyorlar…

09.01.-16.01 2017 tarihleri arasında Ritz gazinosunda, en çok para kaybettiğimiz günlerdir. Ancak bu günlerle ilgili bize bir suçlama yapılmamış. Neden?  Çünkü o günlerde hepimiz ciddi paralar kaybetmişiz. Örneğin birimiz bir günde 9000 Leva, birimiz 7000 Leva, bir diğerimiz ise 11 000 Leva… Hile yapan bizler, bu paraları nasıl kaybetmişiz?

Oyun kağıtlarını jiletle işaretlediği iddia edilen arkadaşımız A.T., ‘O gün gazinoda sadece 20 dakika kaldım, kesinlikle işaretleme yapmadım’ diyor. Bu tarihle ilgili veya işaretleme ile ilgili herhangi bir kanıt veya tanık veya ifade de yok. Sadece varsayım var. Zaten böyle bir şey olsa, o oyun kağıtlarını yakalanıp çöpe atılması gerekirdi. Gazinonun, işaretli oyun kağıtlarını 4 ay bilerek oyunlarda kullandırması söz konusu olabilir mi? Oysa gazinolarda çalışanlar, gazinolardaki oyun kağıtlarının ömrünün en çok 7 gün, normalde bunların 3-5 günde bir değiştiğini biliyorlar.

Gazino yetkililerinin iddiasına göre, işaretlediğimiz oyun kağıtlarıyla, 110 gün sonra dolandırıcılık yapmışız. 

Mahkemedeki tercümanlar çok yetersiz…

Tutuklandığımız ilk günden beri dil bilgisi olarak doğru iki cümle kuramayan, çevirilerde garip garip cümleler kuran ve iki-üç dakikalık ibareleri, on saniyelik kelimelerle ‘çeviren’, çoğu veriyi çevirmeyen tercümanlarla muhatap olmaktayız.

Mesela  04.07.2017 tarihli duruşmaya, yaşlı bir teyze geldi tercüman olarak. Hiç bir şeyi çevirmedi doğru dürüst. Hakime İngilizce bilip bilmediğini sorduk. Hakime İngilizce ‘Tercüman olarak getirdiğiniz bu hanımefendi,  hiçbir ifadeyi çeviremiyor’ dedik. Şikayet ettik. ‘Tamam’ dedi. Durumu Bulgarca, avukata ve savcıya aktardı. Lakin bize gelen dava sonrası çevirisinde bu konuşma ve tercümanla ilgili şikayetimiz yer almadı. Mahkemede konuşmamıza, kendimizi ifade etmemize izin verilmiyor.

Polisinden tutun da, tercümanına kadar,  herşey bizim alehimize kurgulanmaktadır.

 Biz darp, yaralama vb genel bilinen suçlamar ile suçlanmadık. Hayatlarında ilk defa duydukları bir suçlamadan dolayı, bizi tutuklamaları ve 14 aya yakın içerde tutmaları çok gariptir; delilsiz, sadece gazino yetkililerinin sözune itibar ederek…

Savcılığın sunduğu iddaname de uydurma ve film senaryosu kıvamında. Bir iddianamenin kanıtlarla desteklemesi gerekmez mi? Hakkımızda öyle uçuk kaçık şeyler yazılıyor ki, bir anlam veremiyoruz…”

Sanığın doğru söyleyip söylemediğini bilemem, fakat ortada bir haksızlığın olduğu ortada…

Suçlama doğru dahi olsa, mali bir suçtan dolayı 14 ay cezaevinde tutulmak, sadece Türk asıllı sanıklara mahsus olsa gerek…

Evet…

Bulgaristan’a hoş geldiniz! Buradaki zihniyet, senelerdir Türklerin ezilmesini, her bakımdan kaybetmesini istiyor. Ne demek bir Türk, Bulgaristan gazinosunda para kazanacak?

“Her işte bir hayır var!” derler ya…

 Umarım  bu vesileyle, birçok ailenin veya şahısların senelerdir gurbette biriktirdiklerini, bir çırpıda kaybedildiği Bulgaristan’daki kumarhanelerin kararttığı hayatlar, dağıttığı aileler, perişan edilen çocuklar, yeniden gündeme gelir ve herkes bundan ders çıkartır.

Bu kumarhanelerde sadece Bulgaristan vatandaşlarının hayatı mı karartılıyor?

Türkiye’den de bir sürü vatandaşın hayatının Bulgaristan kumarhanelerinde karardığı da bilinmektedir; Mustafapaşa(Svilengrad), Haskova, Filibe vs gibi merkezlerdeki kumarhanelere hafta sonları toplu turlar düzenlendiğini hepimizin bildiği bir gerçektir.

Umarım, kumar tutkunları bu olaydan ders çıkarır. Umarım bundan sonra, kumardan dolayı aileler dağılmaz, çocuklar perişan olmaz.

Umarım!

 

Durmuş Arda

 

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.