Bilindiği gibi Azerbaycan, Türkmenistan, Kazakistan, Özbekistan vs gibi diktatura modelleriyle yönetilen ülkelerde orta direk sınıfı diye bir sınıf yoktur; sisteme yakın zengin üst sınıf oligarklar ve cüzi bir gelirle geçinen fakir halk vardır.
Bu ülkelerde iktidar, saltanat gibi babadan oğula geçmektedir.
Recep Tayyip Erdoğan, 2016 yılında Ahmet Davutoğlu’nu başbakanlık görevinden aldıktan sonra, kademe kademe orta direk sınıfını düşük gelirli bir sınıfa dönüştürdü ve böylece Türkiye’yi bu diktatura modelleriyle yönetmeye başladı.
Erdoğan, 2018 yılından sonraki Cumhurbaşkanlığı sisteminden sonra ise, gemi tamamen azıya aldı:
-Damadı Berat Albayrak’ı ekonominin başına getirdi ve ekonomi çöktü.
-Oğlu Bilal Erdoğan’ı TÜGVA diye bir vakfın başına getirdi ve bu vakfa çeşitli yöntemlerle ne kadar kaynak aktarıldığı bilinmemektedir.
-Diğer damadı Selçuk Bayraktar’ın şirketi olan “Bayraktar” a devlet kasasından ne kadar kaynak aktarıldığı da bilinmemektedir.
-Bakanlar Kurulu üyelerinin yarısı, Karadeniz bölgesi kökenli hemşerilerinden oluşmaktadır.
-Cumhurbaşkanlığına bağlı başkanlıkların, Merkez Bankası, Diyanet İşleri gibi başkanlıkların çoğunun başına Karadeniz kökenli hemşerilerini atamıştır.
-Suç örgütlerinin büyük bir çoğunluğu Karadeniz bölgesi, yani hemşo kökenlidir.
-Son senelerde Karadeniz bölgesine aktarılan kaynak, diğer bölgelerden kat kat fazladır.
Erdoğan iktidarına yakın çevreler, “Ne kaparsak elimizde kalır” mantığıyla hareket ederek, Türkiye’yi, Osmanlı iktidarının dağılma dönemlerine çevirdiler.
Bu da Türkiye’nin bekasına zarar veriyor.
“Oylarımıza sahip çıkmıyorlar” diyerek, Millet ittifakı bileşenlerine sitem edebiliriz.
Ancak, Erdoğan ve AKP, Türk milli duygusu, yani Türk ulus bilinci ile değil, “ümmet” bilinci ile hareket ettikleri için, bu “ümmetin” içine kimleri alacaklarına kendileri karar verirler.
Bugünün en sadık “ümmet” üyesi, yarının “teröristi” veya “haini” ilan edilebilir.
Yarınki seçimlerde,- oylara sahip çıkılırsa- Kemal Kılıçdaroğlu’nun kazanacağından eminim.
Memleketi soyup soğana çevirenler, senin oyunu çalmaya çekinir mi?
Oylar çalınsa da çalınmasa da, oyum yine Kılıçdaroğlu’na!
Durmuş Arda
News
