Bilindiği gibi, Fransa, İsviçre gibi bazı Avrupa ülkelerinde, ” Ermeni soykırımı yapılmamıştır” demek suç sayılıyordu.
Ancak Türkiye’de bir siyasi partinin( o zamanki İşçi Partisi) Genel Başkanı olan Doğu Perinçek, İsviçre’de 2005 yılında verdiği konferanslarda, “Ermeni soykırımı, emperyalist bir yalandır” demesi üzerine bu ülke yargısınca ‘ırkçı ayrımcılık’ gerekçesiyle cezaya çarptırılmıştı.
Daha sonra Doğu Perinçek, bunu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) taşımıştı.
AİHM’ nin 2. Dairesi, 17 Aralık 2013 tarihli kararında, ‘ifade özgürlüğü’ vurgusu yaparak İsviçre’yi haksız bulmuştu.
Ancak İsviçre bu karara itiraz ederek, davayı AİHM’in temyiz organı olarak görev yapan Büyük Daire’ye taşımıştı.
AİHM Büyük Daire, Perinçek’ in 1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddialarına karşılık “Ermeni soykırımı, emperyalist bir yalandır” sözlerini, ifade özgürlüğü kapsamına alarak, İsviçre’nin yaptığı itiraz başvurusunu 7′ ye karşı 10 oyla reddetti.
Doğu Perinçek
AİHM Büyük Dairesinin bu kararından sonra, Doğu Perinçek’in şu sçzleri damgasını vurdu:
“Yani daha Galileo’dan beri, ‘Dünya dönüyor’ dediği zaman onu hapsetmeye kalkmışlar. Hatta hayatını elinden almaya kalkmışlar, ama Galileo’nun dediği gibi dünya dönüyor. Biz de ‘Ermeni Soykırımı uluslararası bir yalandır, emperyalist bir yalandır, biz vatanımızı savunduk’ diye 1915 gerçeklerini kamuoyuna sunmuştuk. Şimdi bunların özgürce Avrupa’da söylenebileceği bir ortam en yüksek mahkeme kararıyla güvence altına alınmış olmaktadır. Hiç kimse onları suçlamayacaktır.
Aynı zamanda 2. Daire kararında ki o karar büyük daire tarafından da doğrulanmıştır, o kararda 1915 olaylarının Holokost’a yani Yahudi Soykırımı’na benzemediği belirtilerek, dolaylı bir şekilde soykırım olmadığı da ifade edilmiştir. Bu bakımdan özgürlükler cephesinde kazandığımız başarının ötesinde hakikat düzleminde Türkiye için çok önemli bir başarı kazandık. Artık Avrupa’da ve dünyada hiçbir ülkede ‘Ermeni Soykırımını’ inkar suçu diye bir suç tanımı olamaz. Ceza kanunlarından veya özel ceza hükümleri taşıyan kanunlardan bu konudaki hükümler çıkartılacaktır. Çıkartılması hukukun gereğidir. Bunun için de yeni bir mücadeleye başlıyoruz. Bu mahkeme kararından sonra artık herkes bu ‘Ermeni Soykırımı‘ gibi tarihi gerçeklere uymayan iddiaları o kadar kolay sarf edemeyeceklerdir ve daha düşünerek konuşacaklardır. Çünkü bu arkada kalan 10 yıl içinde çok büyük bir aydınlanma oldu. Yani biz kitaplarla broşürlerle bildirilerle Batı kamuoyunu da geniş ölçüde aydınlattık.
1915’te bu iddialar, Ermeni Kırımı iddiaları, savaş koşullarında bize diz çökertmek için Amerika ve İngiltere tarafından piyasaya sürülmüştü. Bugün de niçin yeniden gündeme getirildi? Türkiye’nin vatanını bölme gibi bir girişimi var. Amerika bununla bağlantılıdır, yani siyasi amaçlıdır. Bu bir tarih tartışması değil, hukuk tartışması değildir. Bir vatan savaşında Türkiye’nin düşmanlarının piyasaya sürdüğü bir yalandır. Bu konuda Avrupa kamuoyunu uyardık…”
Haber: Balkanlar 24
News
