HÖH/DPS’ nin onursal başkanı Ahmet Doğan’ın en son çıkışı, kendisinin ve dolayısıyla aynı partinin iplerinin Rusya tarafından çekildiğinin teyidi niteliğindedir…
Ahmet Doğan’ın eski DS ve dolayısıyla eski KGB ajanı olduğu biliniyordu, fakat şimdiye kadar iplerinin hala Rusya tarafından çekildiği kanıtlanmamıştı…
İşte Ahmet Doğan’ın bu konudaki çıkışının kısa özeti:
“…Bölgede Rusya dışında, Türkiye’de dünya düzenindeki yeni yerini almak istiyor, bu da Balkanlar ve Avrupa bölgesinde karmaşık ilişkiler ve krizler yaratabilir…
…Uluslararası ölçeğindeki istikrar arabasını, sadece ufacık bir çakıl parçası devirebilir…”
Demek istiyor ki, Türkiye Balkanlar ve Avrupa’da tehlike yaratabilir. Demek istiyor ki, Türkiye ateşle oynuyor. Yani bölgede Rusya’dan başka oyuncu istemiyor. Böylece kendi iplerinin hala Rusya tarafından çekildiğini itiraf etmiş oluyor.
Ahmet Doğan’ın parti ile ilgili çıkışı ise, aynı partinin şimdiki başkanı Lütfi Mestan açısından yenilir yutulur gibi değil…
Ahmet Doğan’ın parti konusundaki çıkışının özeti ise şöyle:
“…Benim isteğim, siyasetle uğraşacak olanlar, siyaseti iyi bilmeli. Ben müziği seviyorum, ancak müzik konusunda fikir beyan etmek için donanımım yok. Siyasetten haberi olmayan insanların, siyaset yapmalarına razı değilim. Herkes siyaset yapamaz. Herkes müzikle uğraşamaz. Galena gibi şarkı söyleyemem, o bir yetenektir. Fakat örnek olarak, o da benim yaptığımı yapamaz. Dünya böyle kurulmuş…
Değerli arkadaşlar, herkes bildiği işi yapsın, kendisine aşılananı veya dayatılanı değil. Bu karmaşık dönemde, işler karışabilir ve ilerideki yıllarda uzun süreli sorun çıkarabiliriz. HÖH/DPS yeniden yaratılamaz. HÖH/DPS yenilenebilir, fakat değiştirilemez. Komşu devletlerin desteğiyle de olsa…
Bu soruna ciddi bakmamız gerekiyor. Biz rutin gelişme döneminde değiliz, biz kriz dönemindeyiz, bunun da ölçek ve derinliğinin farkında değilsiniz. Tütsülenmiş et gibi de bu krizin kurbanı olabiliriz.
Rusya ile Türkiye arasındaki potansiyel çatışmayı bir düşünün.
Sayın Mestan’ın deklarasyonu bir gaftır. Pentagonun görüşü yok, NATO’ nun görüşü yok. Üstelik bir Bulgar bu konuda çok duyarlıdır. Kaygısının gücü, tarihteki arketipten geliyor (arketip: kalıp, şablon, ilktip şeklinde ifade edilen arketipler gerçekte insan kültürünü oluşturan yapı taşlarıdır. İnsanlar uzun dönemler boyunca karşılaştığı benzer olayları bir süre sonra belli davranış kalıplarına oturtmuş ve bu kalıpları kuşaklar boyunca aktarması). Yangın çıkarsa ne yapıyoruz?. Beyler, yangın çıkarsa ne yapıyoruz? Biz potansiyel askeri hareketlerin çevresindeyiz. Veya bunun olamayacağını düşünüyorsunuz? Ben Bulgaristan’ın kurban olmasını istemiyorum, her ne için olursa olsun, bizim seçmenimizin bozuk para gibi kullanılmasını istemiyorum…
…Belirtmek isterim ki, tüm ülkeler, komşu ülkelerdeki etnik unsurlarıyla ilgilenirler. Beyler, Balkanlar etnik- dinsel bir mozaikten oluşmaktadır Bunun üzerin çok konuştuk. Bir sorun çıktığında, herkes beşinci veya altıncı kol arıyor. Benim felsefem, dış etkenlere rağmen, Bulgaristan’da ve bölgede güvenliğin sağlanması…”
Yani Lütfi Mestan’ı yerden yere vuruyor. Açıkça siyaset yapamadığını söylüyor. HÖH/D(p)S, Türkiye’nin desteğiyle de olsa değiştirilemez demek istiyor.
Lütfi Mestan’ın, Türkiye’nin bir Rus uçağını düşürülmesinden sonraki, Türkiye tezini destekleyen çıkışının bir gaf olduğunu söylüyor. Bilindiği gibi Lütfi Mestan, Rus uçağının düşürülmesinden sonra, Bulgaristan Parlamentosunda Türkiye tezlerini testekleyici bir konuşma yapmıştı. Bu konuşma esnasında, eski rejimin partisi BKP’nin devamı olan BSP milletvekilleri Parlamentoyu terk etmişti. Yine bilindiği gibi, HÖH/D(p)S’nin içinde de eski BKP mensupları vardır.
Ahmet Doğan, Lütfi Mestan’ın Türkiye çıkarları için çalıştığını ve HÖH/D(p)S’ yi Türkiye’nin beşinci koluna çevirdiğini ima ediyor…
Ahmet Doğan’ın bu çıkışından sonra, Bulgaristan basınında Lütfi Mestan vatan haini ilan edildi kendisi hakkında spekülasyonlar yapılmaya başlandı, korumalarının alındığını, Türkiye Büyükelçiliğine sığındığı vs gibi…
Söz konusu çıkışın HÖH/D(p)S’nin resmi sitesinde yayınlanması, Lütfi Mestan’ın ardık partide bir etkisi olmadığı anlamına gelmektedir.
Bu çıkıştan sonra, Lütfi Mestran’ın can güvenliği de tehlikededir. Daha önce Ahmet Doğan’a yapılan silahlı saldırının daha tehlikelisi, Lütfi Mestan’a da yapılabilir…
Lütfi Mestan’ın hazin çöküşüne gerçekten üzüldüm.
Çünkü Lütfi Mestan, HÖH/D(p)S başkanı olacakların arasında, kötülerin en iyisiydi!…
Durmuş Arda
News
