Bulgarların sahtekar “feylesofundan”( Ahmet Dogan’dan) yeni haber var. Rus edebiyatını “ekzistansiyel temporal” olarak hissediyormuş. Acaba engin Türk edebiyatını ne gibi algılamakta?
Belli ki, bu kerata hala “egzistansiyel ankesiyete” mikrobundan kurtulamamış, kendisi hala “ben kimim”, “neyim”, “neden buradayım” ve “varlık amacım nedir” gibi sorulara cevap aramakta. Yoksa, kendini sahte bir Rus mujiği olarak mı görmekte? Bizim tanıklık ettiğimiz tek şey ise, “geçici zamanda” (temporal) iç içe olan matruşka bebekleri çıkararak bizi oyalamak…
Kremlin, gene ödül göndermiş kendisine. Bulgar ve Rus insanının yakınlaşması için sarf ettiği emeği için. Geçen yılki “ne se ebavam” filan sözleri için olmalı bu.
Hibrid harbi başlayalı epey zaman geçti. Ruslar, Bulgaristan’nın Avrupa Birliği’nden ve NATO’dan çıkması için uğraşmakta. Bu yönde skandal üstüne skandallar patlamakta.Sahtekar ve keleş “feylesofta” bunların elinde adeta bir namlusu olmayan “Kalaşnikof”…
“Feylesof” teşekkür mektubunda, Geniş Rus Yüreğinden ve Büyük Rus Toprağından bahsetmekte. Bununla da yetinmiyor, güya Rusya’nın sınırları bile yokmuş. Her zaman başka bir ölçüsü varmış bu devletin.
Korkusundan, sıçan deliğinde gizlenen “feylesof”, ülkesini Rusya’ya altın tepsi içinde acaba nasıl sunacaktır?
Mümin Topçu
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.