1877-1878 Osmanlı – Rus Savaşı’ndan sonra, Ayastefanos Antlaşması’nın imzalandığı 3 Mart gününü, Bulgaristan, kendi ulusal günü ilan etmiştir…
3 Mart Ayastefanos antlaşması, Osmanlı devletinin yenilgi, Rusya’nın ise zafer antlaşmasıdır. Bunun Bulgaristan’ın kuruluşuyla alakası yoktur, çünkü Bulgaristan Knezliği, daha sonra imzalanan Berlin Antlaşması ile kurulmuştur.
Amerikalı ünlü tarihçi Justin McCarthy, Balkanlar’da katledilen veya aynı yerlerden göçe zorlanan Müslümanların felaketini anlattığı ve İngiltere diplomatik kaynaklarına dayanan “Ölüm ve Sürgün” adlı eserinde, “1877- 1879 yılları arasında 260 bin sivil Türk veya Müslüman’ın açlıktan, hastalıktan veya soğuktan donarak hayatını kaybettiğini, bir kısmının ise Rus askerleri veya Bulgar çeteciler tarafından katledildiğini, aynı dönemde 515 bin sivil Müslüman Türk veya Pomak yerinden yurdundan göç ettirilip malvarlıklarına el konulduğunu…” belirtiyor.
Şimdiki Bulgaristan Anayasasına göre, tüm Bulgaristan vatandaşları, Bulgaristan ulusunun bir parçası sayılıyor.
Bu durumda, Bulgaristan vatandaşı olan, yani Bulgaristan ulusunun bir parçası olan Müslüman Türk ve Pomaklar, 3 Mart gününde, atalarının katledilişini kutluyor olmaları gerekiyor!
Her yıl olduğu gibi, bugün Kırcaali’de, bu 3 Mart gününü “kutlama” törenlerinden sonra, yine bir gariplik sergileniyor…
Bu gariplik, atalarının hepsi Müslüman olan üç kişinin bir araya gelip, aynı atalarının katledilişini kutluyor olmaları ve “Kıcaali’de hoşgörü” mesajı vermelerinden kaynaklanıyor.
Bunlar kara cüppesiyle meşhur HÖH/D(p)S özel “Müftüsü” Fikri Sali, aynı partinin Kırcaali Belediye başkanı Hasan Aziz ve Kırcaali’nin mürted papazıdır.
Doğrusu bunlar gibilerini, her 3 Mart gününü sırıtarak “kutlamalarını” gördükçe utanmamak elde değil…
Durmuş Arda
News
