Herşeye müdahale: Temmuz 1989

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Sağ bileğimdeki ağrılar devam ediyor. Akşam, on ikiye doğru kız kardeşim Pakize ile telefon görüşmesi yaptık. Evrak işlerini tam edememişler. Yola çıkmak için hazırlıklar yapıyorlarmış… Bunun üzerine rahatladım. Demek ki, yalnız olmayacağım. Kan tahlili yaptırdım. Kanım normal. Doktor, yorgunluktan kaynaklanabilir, dedi. Yıllar önce omzumda da bu tür bir ağrı hasıl olmuştu. Işık tedavisi dahi görmüştüm… Demek ki, başımız, boğazımız, kulağımız hep ağrıyacaktı…

Poliklinik önünde Sabri Durhanoğlu ile karşı karşıya geliverdik. Bayram namazı olayını anlattı. Bin kadar mümin bayram namazına durmuş…
Derken müftü Nedü Gençev, Bulgarca söz etmeye kalkışıyor. “Biz namaza durduk, Bulgarca nutuk dinlemeye değil…” anlamında homurtular alıp yürüyor. Ve müminler, sözleşmişçesine bire dek camiyi terk ediyorlar.
Bu olayı bir türlü idrak edemiyorum. Ancak, bu kaba müdahaleyi protesto etmek açısından, onlara hak vermemek, haksızlık olur.
Sonra şu baş belası Nedü! Kimdi? Neydi? Din adamı mı, emniyet adamı mı? Razgrat’ın Glocevo köyünden olduğu söyleniyordu. El altından gelen bilgilere göre, emniyet birimlerinde görev almış…
Nereden gelirse gelsin, tepeden düştüğü ortada. Bu, hep böyle oldu. Kimin nesi, kimin fesi olduğu bilinmez, tüp, diye filan yerden bir parti sekreteri getirilir. Çevre, onu ne tanır, ne anlar… Bu, Nedü dedikleri de, ne idiği bilinmeyen tiplerden…
Nedense, Bayram namazı sırasında yaşanan bu olay gücüme güç katmıştı. İnsanlarımızın gözü açılıyordu. Yutmak yok artık!
(devam edecek)

Mehmet Şakir