Blagoevgrad(Yukarıcuma)bölgesi DOST Birliği lideri, “Gönüllerini kazanmak için Pirin bölgesindeki her ailenin evine gireceğim” sözünü veriyor
Hüseyin Hafızov, DOST Birliğinin Blagoevgrad bölgesi milletvekili adayları listesinin ilk sırasında yer alıyor. Kendisi DOST Partisi başkan yardımcısıdır. Siyasete girmeden önce Başmüftülüğün genel sekreteri ve konuşmacısı olarak görev almıştır. Şumnu(Şumen) Üniversitesi Bulgar Dili Filolojisi ve Gazetecilik bölümlerinden mezun olmuştur. Evli ve bir çocuk babasıdır.
Sayın Hafızov, gençliğin bir günah olmadığını söylüyorlar. Bu sözler genç bir parti olan DOST için de geçerli mi?
Hem de tüm gücüyle geçerlidir. Fakat şunu itiraf etmeliyim ki her başlangıç zordur. Fakat samimiysen ve elde etmek istediklerini biliyorsan, başarısız olamazsın. Genç bir parti olarak, diğer siyasi partilerin bazıları gibi, bizler kötü bir mirasa sahip değiliz. Bundan dolayı seçmenlerimiz karşısına açık alın ve temiz bir vicdanla çıkıyoruz. Bir süre sonra tekrar onların karşısına açık alın ve temiz bir vicdanla çıkmak için de onları yanıltmayacağız, kandırmayacağız. Çünkü manipülasyon, skandal ve paralara karşı fikirlerin gücünü koyuyoruz.
Neredeyse tüm diğer partiler gibi neden seçmenlerinize çok söz ve vaatlerde bulunmuyorsunuz?
Az söz veriyoruz, çünkü ülkemizin gelişimi belli nedenlerden dolayı yavaşladığını ve eğer bu sorunlar ortadan kaldırılmazsa herhangi bir sektörde veya kamu yaşamının herhangi bir alanında gelişim yaşanamayacağının farkındayız. Her şeyden önce yasaları üstünlüğü sağlanmalıdır, serbest piyasa ekonomisi olmalıdır, demokratik yasalar ve kurumlar olmalıdır, insan haklarının korunması ve tüm vatandaşların eşitliği sağlanmalıdır. Kültürel özelliklerimizi ve farklılıklarımızı anlamak, kabul etmek ve saygı duymak için hepimiz hep birlikte çaba göstermeliyiz ve genç neslimizi evrensel insan ve ahlakî kural ve niteliklerine göre yetiştirmeliyiz. Ve en önemlisi, “Oligarşi” olarak adlandırılan büyük kötülük, Bulgaristan’ın toplum ve siyasi hayatından silinmelidir. Bulgaristan vatandaşlarına ve Vatanımıza duyduğumuz sorumluluktan dolayı değişim ve devlet anlayışını resetlemek için tüm gücümüzü vereceğimize söz veriyoruz. Gelişmiş ülkeler arasında yer alan ve uluslararası saygılığa sahip demokratik, sorumluluk sahibi, özgür, höşgörülü ve eşit haklar sağlayan bir Bulgaristan’ın hayalini kuruyoruz.
Siyaset ve ahlâk, birbirine zıt iki kavram olarak algılanıyor. Vatandaşların, siyasetçilerin ahlâkına artık duymadığı güveni geri getirilebilir mi?
Partimiz, bizler, milletvekili adayları, siyasi ahlakı, faaliyetlerimizde en yüksek yere koyuyoruz. Dinimiz bize adaleti ve dürüstlüğü öğretir. Bizler İslâmı ve Hristiyanlığı çatıştırmıyoruz, çünkü Hristiyanlık da adaleti ve dürüstlüğü öğretiyor. Her zaman bu ahlâkî değerleri gözetmediğimiz örneklerini verebilirsiniz. Haklısınız da. Ancak şunu belirtmek istiyorum, bizler bu ahlâkî değerleri bir siyasi amaç haline getiriyoruz. Bundan dolayı da başlıca savaşımız yolsuzlukla, yani hırsızlıkla olacaktır. Bunlar ahlâk dışıdır. Bazı kimseler çalınanlarla zengin oldular, oysa halkımızın büyük bir kısmı fakirlik içinde perişandır. Tabii ki ekonomisini ilerleten, alın teriyle, yetenek ve becerileriyle zengin olanları ayrı tutuyorum. Bundan dolayı da bizler, adalet sisteminin gerçekten adaleti sağlayabilmesi için Anayasa’da ve bazı yasa hükümlerinde değişiklikler öneriyoruz. Bu da, hükümet, meclis ve mahkemeden oluşan üçlü yönetim arasında dengeyi yerine getirme, birbirini denetleme ve bağımsızlıklarını koruma anlamına gelmektedir. Bu da, yargı sistemindeki personel politikasından sorumlu Yargıtay üyelerinin bağımsız ve tarafsız seçilecekleri garantisini vermektedir. İhaleler yasal, siyasi ve idari baskı olmaksızın gerçekleştirilmesi ve en iyilerin kazanması için Kamu İhaleleri Yasasında değişiklikler talep edeceğiz. Bulgaristan’ın Avrupa’da yolsuzluğu ve hırsızlığın devleti olarak bilinmesinden utanıyoruz. Tekrardan temiz bir isme sahip olması için çalışacağız.
Bulgaristan vatandaşları için neler yapmak istiyorsunuz?
Bizler siyasetimizin merkezine insanı koyuyoruz. Bizlerin başlıca amacı insana iyi bir ruhsal ve fiziksel yaşam koşulları ve çalışma ve gelişme ortamları sağlamaktır. Bizler çocuklarımızın sağlıklı ve eğitimli büyümesini ve gelişim imkanlarının olmasını istiyoruz. Bizler demografi gelişimini sadece nüfus sayısının artması olarak görmüyoruz. Ve eğer halkımız sağlıksız ve eğitimsiz olacaksa nüfus artışının ne anlamı kalır?! Eğitimli ve sağlıklı vatandaşları olmadan ülkemiz gerilemeye mahkumdur. Demografik sorunların çözümü, tüm vatandaşlarımıza sağlık ve eğitim alanında kaliteli hizmetler sunmak ile yakından ilgilidir. Bundan dolayı da sağlık ve eğitim bütçelerinin artırılmasını, bu iki alanda gerekli yatırımlar yapılarak doktor ve öğretmenleri çalışmalarını destekleyecek koşulların sağlanmasını istiyoruz. Hastaların birer müsteri olarak görülmesine son verilmelidir. İyi bir eğitim, yeterli bilgi ve becerisi olmadan insanoğlunun gelişimini, onun sosyal bir birey olmasını, entegre olmasını sağlayamayız. Bizler, her bireyin kültürel ve din yaşamı, onun dinî, etnik ve dil kimliğinin koruma altında olmasını istiyoruz. Bizler, insanlar arasında din ayrımcılığını, yabancılaşmayı ve çatışmalarını önleyecek siyaset yürüteceğiz. Asırlardır Müslüman ve Hristiyanlar hep birlikte yaşamayı öğrenmişler ve bu eşsiz hazine gelecekte de korunmalıdır.
Yerel yönetime yönelik yeni bir siyaset gerekli midir?
Avrupa’nın deneyimine göre belediyeler, görev bölgesindeki yerleşim merkezlerinin sosyal ve ekonomik gelişimine ilişkin başlıca rol oynamaktadır. 2016 yılı sonunda Yeni Bulgar Üniversitesi ve Alpha Research tarafından ülkemizdeki Müslümanlar arasında sosyolojik anketler yapıldı. Ankete katılanların dörtte üçü yaşadıkları yerleşim merkezinde gençler için bir perspektif göremediklerini belirtmişlerdir. Bizler yerel yönetime yönelik politikada köklü bir değişiklik istiyoruz. Ülkemizde, belediye bütçelerini oluşturacak objektif ve adil bir sistem geliştirmek için tüm girişimler başarısız oldu. Bundan sonucunda da fakir ve zengin belediyeler arasındaki fark gün geçtikçe artmakta. Belediyelerin, yönetimdeki parti tarafından yönetilip yönetilmediğine göre devlet desteği alması veya almaması doğru değildir.
Belediyelerin bu maddi desteğe bağımlı tutmak, onları siyasi itaate mecbur eden bir mekanizmadır.
Bu durumla ilgili ne gibi değişiklikler yapılabilir?
Rodoplar ve Pirin bölgesindeki çoğu belediyelerin olduğu gibi, az gelişmiş belediyelerin mali özerkliğe sahip olmasını istiyoruz. Ancak bu şekilde bu belediyelerimiz gerektiğinde tadilat, iyileştirme ve inşaat sorunlarını çözebilecekler. .
DOST, Türkiye’nin Bulgaristan’daki çıkarlarını mı savunuyor?
Bizler haksız yere suçlanıyoruz. Erdoğan’ın partisi olduğumuzu söylüyorlar. Bu bir iftiradır. DOST Bulgaristan’ın bir ulusal partisi olup başlıca amacımız Bulgaristan devletinin çıkarlarına hizmet etmektir. Bu iftirada bulunanlar, Bulgaristan’ın çıkarlarına aykırı bir tutumuzu, faaliyetimizi göstersinler. Erdoğan’ın çıkarları için mi bizler Saraylar diktatörlüğüne son vermek istiyoruz? Elbette Bulgaristan’daki Müslümanlar, Türkiye ile tarihî, akrabalık, dinî ve kültürel bağlarla bağlıdır. Orada bizlerin yüz binlerce akrabası yaşıyor. Türkiye bizlerin komşusu, NATO üyesi ve AB aday üyesi. Bundan dolayı da bizler, Bulgaristan’ın ulusal çıkarı Türkiye ile iyi komşu olmayı ve kültürel ile ekonomik işbirlikleri içinde olması gerektirdiğini düşünüyoruz. 2011 yılında Suriye’de başlatılan iç savaş Türkiye’nin kendi sınırları içinde, özellikle Güneydoğu bölgelerinde huzursuzluklara neden olduğunu da belirtmeliyiz. Geçen yıl Temmuz ayında yasal ve demokratik seçilen hükümete karşı, tüm halkın gücüyle engellenen darbe girişiminde bulunuldu. Devam eden bu karmaşık ortamda demokrasinin adına biz komşumuza sorunlarını çözmesini ve aramızdaki iyi ilişkilerimizi korumamız temennisinde bulunuyoruz.
Çoğu kez parlamentonun kapısından giren milletvekillerimiz halkı unutuyor. Blagoevgrad bölgesindeki vatandaşlar bunun birçok örneğini verebilir. Milletvekili olun veya olmayın, siz böyle bir durumun söz konusu olmayacağına söz verir misiniz?
Böyle bir şey olmasına asla imkan vermeyeceğim, çünkü bizler kardeşiz. Her zaman onların temsilcisi olup güvenlerini boşa çıkarmayacağım. Onların kardeşi olacağım. Bundan dolayı da onlardan biri olana, sorunlarını anlayana ve çıkarlarını koruyana oylarını verme çağrısında bulunuyorum. Her hafta Blagoevgrad iline bağlı bir belediyeyi ziyaret edip ve temsil edeceğim insanlar arasında olacağım. Her köyü, mahalleyi, evi birçok kez ziyaret edeceğim. Evlerine gidip kahvelerini içmek istiyorum, gönüllerini kazanmak istiyorum. Blagoevgrad ilindeki her vatandaşımızın sorunları, acıları ve dertlerine yakın olacağım.
Kaynak: DOST Birliği
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.