DOLAR 38,0143 0.45%
EURO 41,1501 0.41%
ALTIN 3.697,220,50
BITCOIN 32512272.56041%
Kırklareli
15°

KAPALI

SABAHA KALAN SÜRE

Bulgaristan’daki Müslümanları uyduruk delillerle yargılayanların takkesi düştü…

Bulgaristan’daki Müslümanları uyduruk delillerle yargılayanların takkesi düştü…

ABONE OL
9 Nisan 2018 17:18
Bulgaristan’daki Müslümanları uyduruk delillerle yargılayanların takkesi düştü…
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Bulgaristan’ın Tatarpazarı(Pazarcık) şehrinde, uyduruk delillerle senelerdir Müslüman 13 imama karşı yürütülen davayla, bazı imamları içeri tıkan savcı Nedyalka Popova’nın takkesi düştü… Yani gerçek yüzü ortaya çıktı.

Savcı Nedyalka Popova, iki hafta önce Filibe merkezli bir radyoya yaptığı röportajda(https://m.offnews.bg/news/Temida_18762/Prokuror-Kogato-miusiulmanite-v-Balgariia-stanat-30-darzhavata-shte_677347.html), şunları söylüyor:

“Şu andaki istatistikler, Bulgaristan’daki Müslümanların oranı % 10-12 civarındadır ve bunların daha az olacaklarını düşünmek için bir sebep yok. Tam tersine, yurtdışından mülteci olarak gelenlerle, Türkiye’ye göç edenlerin bir kısmının dönmesiyle, yapılan doğum teşvikleriyle, bu dinin ateistler tarafından kabul edilmesiyle, Müslümanların yüzdesi artacaktır. Bu oran, %30 olduğunda devletimiz zaten tehdit altındadır. Bu yekpare olan kitle, seçimlerde kolay manipüle edilmektedir. Bunlar neredeyse askeri bir yapıya sahip. Onlara ‘Gidin oy kullanın!’ dendiğinde, gidip kullanıyorlar.

Biz ise demokratik kurallarımızla çok özgürlükçüyüz. Bu bazen sorumsuzluğa kadar ileri gidiyor. Zaman gelecek göreceğiz ki, parlamentonun %50’den fazlası başka dinden olacak; devlet başkanı, başbakan, bazı belediye başkanları da başka dinden olacaktır. Eski Hıristiyan Avrupa’sında ne kadar başka dinden belediye başkanı olduğunu biliyor musunuz? Kabul etmiş olduğumuz Hıristiyan Avrupa değerleri ile, bunlara dayanabileceğimizi düşünüyor musunuz? O zaman içimizdeki değer verdiğimiz şey, bizi öldürecek. İşte bu, sağlıklı düşünen insanlar için uyarıdır. Şu anda kaç kişi bu konuları fark ediyor ve düşünüyor? Biz şimdilik sadece yasal olarak hareket ediyoruz. Yasa dışına çıkılırsa daha kötü olacak…

Gerçekten Avrupa’daki terör olayları biraz kesildi, fakat Afganistan, Ürdün, Suudi Arabistan ve diğer ülkelerde devam ediyor. Oralarda insanlar ölüyor. Camidekiler Müslüman, Yahudi veya değil, fakat terör olayları bir gerçektir. Herhangi bir ideoloji ve siyasi amaç için insanlar ölüyor. Hiç kimse yorum yapmıyor ve görüş belirtmiyor. Dini temele dayanan bazı sapkınlıklar var ve insanlar tepki vermiyorlar. Bunlar onları ilgilendirmiyor. Bunun kendilerinden çok uzak olduğunu ve onları asla etkilemeyeceğini düşünüyorlar. Fakat zaman geliyor, oradaki olaylar bize de gelecek. Türkiye, şu an Suriye ile savaş yapıyor. Düzenli ordusuyla Suriye topraklarına girerek savaşıyor. Bu devlet, bizim komşumuzdur. Şu an Türkiye’nin doğusundaki topraklarda çıkarları var. Fakat belirli bir zamanda, bunun gibi istekler Batı’ya da dönebilir…”

Savcı Nedyalka Popova’nın bu açıklamasından sonra, Bulgaristan’daki Müslümanlar, Bulgaristan Başmüftülüğü, Bazı Sivil Toplum Örgütleri hareket geçerek, “Müslümanlara karşı yürütülen davanın savcısı, Bulgaristan’da yaşayan bazı vatandaşların Hıristiyan dininden başka dine mensup oldukları için, ulusal güvenliğe tehdit olarak görüyor. Bunun dini sebeplere dayanan nefret, korku yarattığını,  bu açıklamanın tüm Bulgaristan adli makamları teamüllerine aykırı olduğu gibi, Bulgaristan vatandaşlarının davranış biçimine de aykırıdır” gerekçesiyle, Bulgaristan Başsavcılığına şikayette bulundular.

Bu yapılan şikayetlerden sonra da, Bulgaristan Başsavcılığı, savcı Nedyalka Popova hakkında soruşturma açtığını bildirmek zorunda kaldı.

Aynı davanın savunma avukatları ise, “Nedyalka Popova’nın davanın bir savcısı olarak yaptığı bu açıklama, bizim savunma avukatlarının iddialarını doğrulamaktadır. Biz davanın başından beri, sanıkların sadece dini inançları ve dini ibadetlerinden dolayı yargılandığını, bunun da Bulgaristan Anayasasına ve yasalarına aykırı olduğunu belirtmekteyiz…”

Peki, Tatarpazarı’nda ne olmuştu?

Uluslararası Azınlıklar ve Kültürel İlişkiler Merkezi başkanı olan Antoaneta Jelyazkova, “İddiaların hiçbirinin mahkemede kanıtlanmadığına inanıyorum. Örneğin, bazı imamların Suudi Arabistan’da İslami dini eğitimi almaları, suç değildir, ‘radikal İslam’ın iletkenleri’ sayılamazlar. Hatta Selefiliği dahi kabul etmiş olsalar bile, onları suçlu haline düşürmez. Kanımca Tatarpazarı’ndaki dava, DANS’ın(Milli Güvenlik için Devlet Ajansı) yasadışı yollardan camilerdeki bilgisayara ve dini kitaplara el koymasını meşrulaştırmak ve Avrupa’ya, ‘Bakın Bulgaristan köktendinci tehditlerle karşı mücadele ediyor’ havası yaratmak için açılmıştır.

Pomaklar bu davayı, sözde “Soya dönüş”( Bulgaristan’daki Türklere  ve Pomaklara karşı dönem dönem girişilen asilimilasyon politikaları) sürecinin en kasvetli dönemleriyle ilişkilendiriyorlar ve en eğitimli imamlarının haksız bir şekilde suçlandığını belirtiyorlar.

Bulgaristan devletinin İslami dini kurumlarına, yılda yok denecek kadar 300 bin leva aktarmaktadır. Oysa sadece camilerin bakımı ve eğitime gereken asgari ihtiyaçların karşılanması için en az 15 milyon leva gereklidir. DANS mensuplarının imam arabalarında bulduğu bir miktar para ise, ibadet edenlerin camilerde yaptığı bağışlardan oluşmaktadır. Aslında bu kısıtlı bağışlarla Başmüftülüğün masrafları ve bazı imamların maaşları karşılanmaktadır.” diyor.

Tatarpazarı’ndaki Roman mahallesinde saha araştırması yapan Antoaneta Jelyazkova, şu tespitte bulunuyor:

“Tatarpazarı’nın Roman mahallesine ilk bakışımda, kapanan yerel kadınların İslam ile ilgili ayrımcılığın kurbanları olduğunu tespit ettim. Yaptığımız ankette, şaşkınlıkla tespit ettik ki, bu kadınlar yeni İslami kimlikleriyle, kanunlarıyla, giyim tarzıyla gurur duyuyorlar. Onlar bana, bu kanunlar sayesinde kocalarının çalmadığını ve alkollü içki tüketmediklerini ve artık kendilerini ‘pis Çingene karısı’ hissetmediklerini belirttiler…”

Benim izlenimlerim ise şunlar:

Roman asıllı Ahmed Musa Ahmed, İslam dini eğitim aldıktan sonra, Tatarpazarı’ındaki Roman mahallesinde bir çok Roman’ın Kelime i şehadet getirip Müslüman olmalarını sağlıyor. Fakat birçok Roman’ın camiye gidip ibadet etmesi, Bulgaristan resmi makamlarının gözünden kaçmıyor ve kendisine karşı 2004 yılında, “Hilafet yanlısı” gerekçesiyle dava açılıyor.

Yani birileri, “Çingeneler de çalmayı, çırpmayı bırakırsa, çalmak çırpmak sadece bize özgü bir şey olarak kalırsa…” kaygısına kapılıyor.

Daha sonraki ikinci davanın başlangıcının sebebinin ise, Kırcaali bölgesinden başladığını düşünüyorum.

Almanya’da oturan bazı hayırsever Müslümanlar, Romanların İslam’ı kabul etmesinden etkilenerek, bayramlarda Kırcaali bölgesinden küçükbaş hayvan satın alarak Tatarpazarı’ndaki Romanlara bağış yapmaları, İslam dinini tanımayan ve her şeyin altında “köktendincilik” arayan Kırcaali’deki bazı DANS mensuplarının gözünden kaçmıyor, dini ibadetini tam olarak yerine getirenleri takibe aldıkları gibi, bu kurbanlıkların götürüldüğü yerleri de takibe alıyorlar.

Bu takipler sonucu, “Selefi” ve “köktendinci” gibi uyduruk suçlamalarla, Roman asıllı Ahmed Musa Ahmed’in yanı sıra, aralarında Pomak asıllıların da bulunduğu diğer dini bütün 12 imam, yargı önüne çıkarılıyor. Davada tanıklık yapan dördü gizli, 30 tanığa ise, “bunlar aşırı dinci, dini yozlaştıran” gibi telkinlerle tanıklık yapmaları isteniyor.

Ancak  bu olaydan sonra, tüm Bulgaristan’ın devlet kademelerinde tartışma yarattığı gibi,  DANS kurumu  içinde de bazı çalkalanmalara neden oluyor… Örneğin şimdi, Kırcaali’de din işlerine bakan DANS görevlisi, hiç yoksa İslam dininden az çok anlayan Türk asıllı birisi…

“Takke düştü,, kel göründü” diye bir Türk deyimi vardır. Yani kusuru, kabahati örten şey ortadan kalkınca bütün çirkinlikler, hileler, ayıplar ortaya çıkıyor.

Savcı Nedyalka Popova’ın son açıklaması, bunun ispatıdır.

Üzücü olan da Bulgaristan’da birilerinin hala şunları bir kültür değeri olarak görmesi:

Çalmayı, güçsüzü ezmeyi, sofralar kurup alkol tüketmeyi, tutabildiğini…

Durmuş Arda

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

SON DAKİKA HABERLERİ

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.