Geçen sene Ağustos ayının başlarında, güya Balkan savaşı şehitleri için Tosçalı köyünün Nasuhlar sırtında okutulan mevlidi, 21 Ekim ve 3 Mart kutlamalarının, yani binlerce Müslüman’ın katledildiği günlerin kutlamalarına katılan Fikri Sali okumuştu…
Fikri Sali, 21 Ekim gününü kutluyor, yani Arda nehrinin Türk ve Müslüman kanıyla boyandığı günü…
Fikri Sali, mürtet papazla birlikte 3 Mart Ayastefanos Antlaşmasını kutluyor, yani binlerce Türk ve Müslümanın katledilişini, sürgününü…
Yıl 2018: Fikri Sali, Balkan savaşında Tosçalı’da şehit düşen siviller(daha önce katillerini kutsadığı) için “mevlit okuyor”, yani papaz usulü, sandalye üstünde… Mikrofonu tutan ise, Tosçalı’nın içki içen, kumar oynayan, yani papaz usulü yaşayan “imam”- muhtarı Mehmet Ahmet…
Tosçalı’nın Nasuhlar sırtında birkaç gün önce okutulan mevlidi ise, Bulgaristan Parlamentosunun DS Dosyaları Açıklama Komisyonunun 17.01.2012 tarihli, 299 No’lu kararı ile, Hristo(Hazreti İsa’nın diğer adlarından birisi) kod adlı eski DS muhbiri, işbirlikçisi ve ajanı olduğu tescil edilen Nasuf Halil Nasuf isimli şahıs tarafından okunduğu bildirildi…
Nasuf Halil Nasuf’un DS dosyasının bir özelliği vardır. Örneğin diğer birçok DS ajanın dosyasında sadece “ajan” veya “işbirlikçi” yazarken, Nasuf Halil Nasuf’un dosyasında “bilgi verici(yani muhbir), işbirlikçi ve ajan” yazmaktadır. Yani üç görev birden üstlenmiştir. 1971 yılında başladığı DS ajanlığı, Nisan 1985 yılında, yani Bulgartistan’daki Türklerin asimile edilmeye çalışıldığı dönemde, yeni görevlerle yenilenmiştir.
Hristo’nun, yani Nasuf Halil Nasuf’un DS dosyası
Nasuf Halil Nasuf hakında bunları senelerdir bildiğimiz halde, tövbe ettiğini düşünerek, kendisi hakkında yazı yazmıyordum. Ancak bu siyasi mevlit olayından sonra, fikrimi değiştirdim.
Bilindiği gibi DS, Bulgaristan’da 1944-1989 yılları arasında hüküm süren totaliter rejimin gestaposudur.
Yine bilindiği gibi DS, 24 Aralık 1984 yılında, totaliter rejimin asimilasyon politikalarına karşı ilk ayaklanan Tosçalı ve civar köylerden onlarca kahramanı, Belene işkence, zulüm vs gibi eziyet kampına süren örgüttür
26 Aralık 1984 yılında, aynı totaliter rejimin yine asimilasyon politikalarına karşı annesinin kucağında yürüyüş yapan 20 aylık Türkan bebeğin, Ayşe Mollahasan’ın, Yakup Musa’nın, Yurtçular köyü civarında katledilmelerini, 26-27 Aralık 1984 yılında, Mestanlı ve civar köylerde katledilen 17 yaşındaki Mümin Ahat, Yusuf Halil İbrahim, Mehmet Habil, Ali Osman Ali, İbrahim İbrahim, Mustafa Osman, Mustafa Ali, Abdüllaziz Bekir ve daha sonraki yıllarda yüzlerce Türk’ün katledilmesini, işkenceden geçirilmesi organizasyonunu yapan, yine DS örgütüdür.
İşte böyle bir gestapo örgütü olan DS’nin muhbiri, gizli işbirlikçisi ve ajanı Hristo kod adlı Nasuf Nasuf gibi birisi, Balkan savaşında katledilen sivil Tosçalılar için mevlit okuma cüretini gösterebiliyor.
Olay bununla da bitmiyor…
HÖH/D(p)S Belediye Başkanı olan Resmi Murad, Tosçalı camisinin ses düzeneğinin mikrofonunu eline alarak, “… Kırcaali(HÖH/D(p)S) Milletvekilimiz sayın Adlen Şevket aramızda, Kırcaali (HÖH/D(p)S) il başkanımız sayın İzzet Şaban aramızda… “ diye başlayarak, HÖH/D(p)S mitingi gibi siyaset saydırmaya… (Haftalar öncesi Kırcaali müftülüğüne, aynı gün Tosçalı camisinde şehitler için mevlit okutulacağı tebliği verilmesine rağmen, aynı caminin ses düzeneğinin siyasi amaçlı dağ başına çıkarılmasına izin verilmesi, Kırcaali Müftülüğü’nün de bir ayıbıdır!)
Oysa bir sene önce aynı Resmi Murad, “şehit mevlitleri siyasi amaçlı yapılmıyor” demişti. Anlaşılan o ki, diğer partilerden rakibi olmamasına rağmen, önümüzdeki Ekim ayında Bulgaristan’da yapılacak olan yerel seçimlerde HÖH D(p)S içinden başka belediye başkanı adayı gösterilmesinden çekindiği için, böyle bir yönteme başvurduğu apaçık ortada…
Böylece Eğridere Belediyesi ve Tosçalı muhtarlığının bir ay öncesinden “mevlit” altındaki HÖH/D(p)S mitinginin hazırlıklarının yapılma sebebi de anlaşılmış oldu…
Orhan Mehmedali adındaki bir zibidi ise,- mevlit sırası başkasında olmasına rağmen, -”Tosçalı şehitleri için mevlit okutuyorum” diye böbürleniyor. Güler misin, ağlar mısın?…
Ancak, bu Tosçalı’daki siyasi mevlit olayı gösteriyor ki…
Birileri hala, “Artık içki içen, kumar oynayan, engellileri dolandırmaktan çekinmeyen, yani bir nevi papaz usulü yaşayan imamımız var. Müslüman din adamlarımız, bir tarafta Müslüman katliamını kutsuyor, kutluyor, diğer tarafta ise aynı şehitler için mevlit okuyor. Artık Hristo, yani Hristiyan peygamberinin adlarından birisini kod adı olarak benimseyenler, Müslüman şehitler için mevlit okumaya başladılar“ diye, bir yerlere rapor yazıyorlar olsa gerek…
Benim köyümün şehidiyle, bu denli alay edilmesi… Bir Tosçalı doğumlu olarak, beni fazlasıyla üzdü, fakat Tosçalı camisinde aynı saatlerde Tosçalı şehitleri için gerçek mevlit okutulduğu de fazlasıyla rahatlattı.
Haber- yorum: Durmuş Arda
News
